Yazan: Uygar Akbay
Deniz akvaryumları bir çok akvarist için, hobinin doruk noktasıdır. Bunun çeşitli nedenleri var olabilir. Belki maliyetinin yüksekliği, belki çok fazla ilgi istemesi, bir çok açıdan sürekli kontrol edilmesi gerekliliği hem korkutucu hem de merak uyandırıcıdır.
Deniz akvaryumlarının, okyanusun küçük bir bölümünü simüle etmesi,evinize getirmesi, günlük yaşamın stresinden sizi birkaç dakika içinde uzaklaştırması oldukça karmaşık bir sisteme ve bunun sağlıklı işletilmesine bağlıdır.
Deniz akvaryumu tüm bu karmaşası içinde doğal yaşam ortamını yansıtabildiği kadar sağlıklı canlılarınız olacaktır.Bilindiği gibi, deniz akvaryumlarında misafir ettiğimiz canlılar dünyanın tropik bölgelerinden, okyanuslarından evlerimize gelmiştir. Bu da hava sıcaklığı, su sıcaklığı,tuzluluk,mevsimsel değişimler gibi farklılıkların oluşmasına neden olur.
Peki canlılarımızı geldikleri bu farklı ortamlara en uygun koşullarda nasıl besleyebiliriz?
İlk yapılması gereken çok farklı habitatlar ve su koşullarından gelen canlıları bir arada tutmamak olacaktır.
Ekipmanlar ve katkılar, doğal su koşullarını en iyi şekilde canlandırmalıdır. Örneğin; beslenen mercan türleri, akvaryum içinde ışık ihtiyaçları, akıntı ihtiyaçları, beslenme alışkanlıklarına göre konumlandırılmalıdır.
Bunun için, akvaryum ışıklandırmasında farklı kombinasyonlar bir arada ve günün her saatini simüle edecek şekilde ayarlanmalıdır.
Yine akıntı için kullanılan motorlar da; gün içinde ve zaman içinde belirli günlerde, değişik yönlerde ve miktarlarda çalıştırılarak denizdeki dalga efektlerini ve gel git olayını da simüle edilebilecektir. Akıntı motorlarının farklı zamanlarda veya eş zamanlı çalışıp durması için kullanılabilecek zamanlayıcılar da bu işi kolaylaştırabilecektir.
Yine wave box ( dalga kutusu) denilen ekipman da, bu efekt için yardımcı olabilecektir.
Unutulmamalıdır ki; okyanuslarda her gün deniz sakin ve hava açık olmamaktadır. Güneşin hiç görünmediği günler, yağmurun haftalarca durmadığı dönemler, ay ışığının durumu, suyun sıcaklığı gibi faktörler her zaman değerlendirilemese de, aslında oldukça basit yöntemlerle simüle edilebilirler.
Yağmur mevsimi gibi, gel git de su seviyesinde değişikliğe yol açacaktır. Bunun yanı sıra yağmur mevsimi nedeniyle özellikle resif bölgelerinde tatlı su miktarının artması nedeniyle, tuzluluk oranı düşecektir. Tüm bu değişiklikler, canlıların gelişimleri üzerinde olumlu ya da olumsuz etkilere yol açmaktadır. Aynı zamanda canlıların üreme dönemleri ve mevsim değişikliklerinde özellikle balıkların besinleri çeşitlenir.
Besin maddelerindeki çeşitliliği ve beslenme alışkanlıklarını da değişik periyotlarda farklılaştırmak,zenginleştirmek balıkların, mercanların ve diğer omurgasızların gelişimlerinden renklerine kadar bir çok şeyi etkileyecektir.
Yaz mevsiminde sudaki eser elementleri daha sık test etmek ve eksilenleri eklemek hava sıcaklığına bağlı buharlaşma nedeniyle de önemli olacaktır.